Apple, iOS 26 ile birlikte yalnızca işlevsel yenilikler değil, aynı zamanda dikkat çeken bir tasarım anlayışını da kullanıcıların karşısına çıkarıyor. “Liquid Glass” adı verilen bu yeni tasarım dili, iOS’in genel görünümünde belirgin bir dönüşüm yaratıyor. Beta sürecinde gelen tepkilere rağmen, Apple’ın bu tasarım yaklaşımından geri adım atmadığı artık netleşmiş durumda.
Yeni Liquid Glass tasarımı gündem oldu
iOS 26’nın yaz ayı boyunca devam eden beta süreci, Liquid Glass tasarımının nasıl evrildiğini gözler önüne serdi. İlk iki beta sürümünde tasarımın ana hatları korunurken, üçüncü beta sürümde arayüzdeki şeffaflık ve görsel efektlerin belirgin şekilde azaltılması dikkat çekti. Bu değişiklik, birçok kullanıcı ve tasarımcı tarafından “geri adım” olarak yorumlandı. Özellikle cam efektinin sıvı gibi hareket eden, ışıkla derinlik kazanan karakteri, yerini daha sade ve donuk bir görünüme bırakmıştı. Bu haliyle, bazı çevrelerde “buzlu cam” benzetmesi yapıldı.
Ancak dördüncü beta sürümle birlikte Apple, bu yorumlara yanıt verircesine Liquid Glass tasarımını yeniden belirginleştirdi. Arayüzdeki cam benzeri katmanlar tekrar derinlik kazandı, ışık oyunları daha görünür hale geldi. Bu sürüm aynı zamanda genel beta kullanıcılarına da açıldı ve Apple’ın Liquid Glass için çizdiği çerçevenin bu olduğuna dair güçlü bir mesaj verdi. Beşinci beta ile birlikte tasarım, daha geniş kullanıcı arayüzü alanlarına yayıldı ve önemli bir değişiklik yapılmadan genişletildi.
Apple’ın geçmiş beta döngülerine bakıldığında, ağustos ayı başında yayınlanan beta sürümleri genellikle tasarımsal olarak son büyük değişiklikleri içeriyor. Bu noktadan sonra şirket, ağırlıklı olarak kararlılık, performans ve hata düzeltmelerine odaklanıyor. Bu nedenle, iOS 26 ile gelen Liquid Glass tasarımının şu anki haliyle eylül ayında genel kullanıma sunulacak olan sürümde de yer alacağı kesinleşmiş durumda.
iPhone 17 Pro bu yenilikler ile geliyor
Liquid Glass, iOS arayüzüne hem modern hem de daha canlı bir his kazandırmayı amaçlıyor. Uygulama geçişlerinden bildirim pencerelerine, ayarlar menüsünden kontrol merkezine kadar birçok arayüz bileşeni, bu yeni görsel stil ile yeniden şekillendirildi. Apple, bu tasarımı yalnızca iPhone ile sınırlamayıp diğer cihazlarına da yaymayı hedefliyor. Nitekim Liquid Glass, iPadOS 26 ve visionOS 2 gibi diğer Apple yazılımlarında da yer alıyor.
Tüm eleştirilere rağmen Apple, Liquid Glass tasarımını sistem genelinde benimsiyor ve bu karardan vazgeçme sinyali vermiyor. Şirketin tasarıma olan bu bağlılığı, büyük olasılıkla iOS 26.1 ve 26.2 gibi sonraki güncellemelerde kullanıcıdan gelen geri bildirimlere göre bazı ince ayarlamalarla devam edecek. Geçtiğimiz yıl, benzer şekilde Fotoğraflar ve Mail uygulamalarında yapılan büyük arayüz değişiklikleri, ilk sürümden sonra kademeli olarak iyileştirilmişti.
Ancak kısa vadede, mevcut Liquid Glass tasarımı iOS 26’nın temel görsel kimliği olarak Apple ekosisteminde yerini alacak. Apple, yıllar sonra ilk kez bu kadar belirgin bir tasarım adımı atarken, bu değişimin etkileri yalnızca iPhone’da değil, şirketin tüm yazılım platformlarında hissedilecek.
