
Apple’ın 2027 yılına yönelik masaüstü robot projesiyle ilgili detaylar, Bloomberg tarafından paylaşılan son raporla birlikte daha belirgin hale geldi. Donanım hakkında yeni bilgiler ortaya çıkmasa da, Apple’ın bu cihaza kişilik kazandırma yönündeki planları şirketin yapay zekâ stratejisinde büyük bir kırılmaya işaret ediyor.
Apple, robot projesi ile geliyor
Cihazın kullanıcı arayüzü, 1984 yılından bu yana Mac kullanıcılarının aşina olduğu gülen yüz ifadesiyle tanınan Finder ikonuna dayanıyor. Şirket, bu simgeyi animasyonlu bir yüz haline getirerek robotun görsel kişiliğini oluşturmayı hedefliyor. Finder yüzü, hem soyut hem de kullanıcıya sıcak gelen bir tasarım unsuru olarak, gerçekçi bir insan yüzü yerine tercih ediliyor. Memoji tarzı alternatiflerin de test edildiği bilinirken, Apple’ın ikonik sembollerinden biri olan Finder’ın ön planda tutulması dikkat çekiyor.

Robotun işletim sistemi, merkezine tamamen yeniden tasarlanmış bir Siri versiyonunu yerleştiriyor. Yeni Siri, sadece sesli komutlara yanıt veren bir dijital asistan olmakla kalmayacak; aynı zamanda etkileşimli, gün boyunca kullanıcılarla iletişim hâlinde kalan, yüz tanıma ve konum bilgisi gibi verilerle bağlamsal cevaplar verebilen bir yapay zekâ arayüzüne dönüşecek.
Paylaşılan bilgilere göre robot, fiziksel olarak bir insan kafasını taklit eden şekilde başını konuşan kişiye çevirebiliyor. Hatta odada konuşulanları dinleyerek, kullanıcılar arasında geçen sohbetlere kendi isteğiyle dahil olabiliyor. Örneğin, iki kişi akşam yemeği hakkında konuşurken araya girerek yakındaki restoranları veya tarif önerilerini sunabiliyor.
iPhone 17 Pro hakkında tatsız gelişme!
Cihazın temel özelliklerinden biri olarak tanımlanan bu yaklaşım, pasif bir asistan kavramının ötesine geçiyor. Kullanıcının yönlendirmesini beklemeden konuşmaya dahil olan, sürekli dinleyen ve müdahale eden bir yapay zekâ deneyimi vurgulanıyor. Bununla birlikte Apple’ın gizlilik konusundaki tutumu göz önünde bulundurularak bu tür etkileşimlerin kullanıcı tarafından açılıp kapatılabilen seçenekler hâlinde sunulması bekleniyor.
Proje, Apple’ın yapay zekâ alanında rakiplerinin oldukça gerisinde kaldığı bir dönemde gündeme geliyor. Şirketin uzun süredir benimsediği “ilk değil, en iyisi ol” yaklaşımı bu üründe de kendini gösteriyor. Rakiplerinin izlediği yolları takip ederek, piyasada halihazırda bulunanlardan daha gelişmiş bir alternatif sunma stratejisi bu kez çok daha iddialı bir noktaya taşınmış durumda.
Microsoft’un bir dönem kullanıcılara yardımcı olması amacıyla geliştirdiği, ancak yoğun eleştirilere maruz kalan Clippy örneği bu projeyle kıyaslanıyor. Apple’ın masaüstü robotuna vereceği kişilik ve etkileşim seviyesi, yapay zekâ tabanlı ürünlerde sınırların nereye çekileceği konusunda da tartışma yaratma potansiyeli taşıyor.
Şirketin 2027 yılı için planladığı bu masaüstü robot, yalnızca yeni bir donanım ürünü değil, aynı zamanda Apple’ın yapay zekâ ve kullanıcı deneyimi anlayışını radikal şekilde yeniden tanımlayacak bir adım olarak konumlanıyor.




















